Son birkaç yıldır Apple geliştirici konferanslarından sonra “bu oyunu değiştiren atılım” gibi yazılar paylaşır olmuşuz. Bunun nedenini düşündüm, düşünmekle de kalmadım; bu yıl paylaşmaya değer bir şeyler olup olmadığına da baktım.
Apple, bir ürünün temel işlevlerinin çoğu kontrolünü kendi elinde tutar. Bu da uçtan uca bir entegrasyonu mümkün kılarken fikrin tasarımdan ürüne dönüşmesi ve oradan kullanıcılara kadar ulaşmasını ele alan yaşam döngüsü boyunca, Apple’ı daha az bağımlı bir oyuncu yapar. Bunu geçmişte birçok firmanın denediği teknolojik atılımları Apple’ın başarmasıyla tekrar tekrar gördük. Şartlarını ve sınırlarını tamamen Apple’ın belirlediği sistemlerde, geliştiricilerin yok sayamayacağı kadar çok kullanıcı var. Bu kullanıcılara fikirlerini aktarmayı amaçlayan geliştiriciler, belirlenmiş standartlara uyarak fikirlerini ürüne dönüştürebilirler. Etki alanına baktığımızda da oldukça fazla kişi odaklandığı için geri kalan sistem ve üreticiler de benzer atılımları Apple’dan sonra veya onun yaptığı gibi takip ederek sektörün şekillenmesine yardımcı oluyorlar. Apple’ın sistemi istediği gibi şekillendirebilme gücü ve eriştiği kullanıcı kitlesi, sektörde standartlaştırmak istediği fikri, kendi hazır olduğu zaman dolaşıma sokabilme gücünü elinde tutuyor. Microsoft, Google gibi diğer sistem üreticileri, ürettikleri sistemin parçalarının tamamını ve koşullarını kontrol edemedikleri için geliştiricilerin en düşük eforla mümkün olan daha fazla kişiye erişebilme politikasına katlanmak zorundalar. Bu durumda geliştiriciler, kullanıcıda bulunan en fazla donanıma veya teknolojiye destek verme eğilimindedirler. Bu durum da güncel fikir ve teknolojilerin yaygınlaşmasını engeller.
Peki gelelim bu günkü yazımızın en temelini oluşturan ürün duyurusuna. Vision Pro hakkında elbette bizim de söyleyeceklerimiz var.
Apple, gerçek dünyanın üstüne bilgiler işleyen veya bilgileri gerçek ortam koşullarıyla birlikte işleyen bir ürün duyurdu. Bu teknoloji esasında yeni değil. Buna Artırılmış gerçeklik: augmented reality (AR) temel oluşturur. AR, bilişim teknolojilerinin gerçek hayattaki nesnelere dayanarak işlemler yapmasını esas alan bir teknolojidir. Oynadığınız bir oyuna, elinizdeki oyuncak kaykayı veya sokaktaki bir arabayı dahil ederek oynamaya devam etmeniz bir örnektir. Obje tanıma ve sınıflandırma teknolojileri ise AR’ın en temel dayanak noktasıdır. Evinizde yapmak istediğiniz dekorasyon değişikliğinin neye sebep olacağını görebilmek için gerçek nesnenin birebir modellenerek sanal alana sığdırılması da bir örnektir. AR temel itibariyle gerçek nesneleri dijital deneyime katmayı hedefler. Sanal gerçeklik: Virtual Reality (VR) ise İnsan duyularının algı sınırlarında içerikler üretmeyi hedefleyen ve tamamen dijital olarak üretilen içeriğin dijital ortamda sunulmasıdır. Daha oyun veya tüketim odaklı bir teknolojidir.
Vision Pro, sonundaki Pro takısını şöyle tartışalım: Pro’dan kastı profesyoneller için ürünler anlamında kullanılan Pro mudur? Yoksa Prototip anlamında kullanılan yeni bir kelime oyunu mudur? Her 2 durumda da bir tüketici ürünü olmak için günümüz ekonomik koşullarında pahalı olan bir ürün. Bu haliyle düşünürsek belirlenmiş bir kitlenin ürünü satın alıp, içerikleri ve görüşleriyle olgunlaştırması bekleniyor anlaşılan. Peki bu olgunlaştırma sürecinde, içerikler üretilirken erişilebilirliğin nasıl bir yeri olabilir? Bunu konuşmadan önce Sisteme temel oluşturan işletim sistemini ele almalıyız. Belki de donanımın kendisini de içerecek şekilde, geniş kapsamlı olarak. Sistemin donanımları, Mac ve iPad’lerde kullanılan Apple silikon m2 işlemcisi üzerine kuruluyor. Bununla birlikte, dış sensörlerin verisini işleyen, R1 olarak adlandırılan bir işlemciye daha ev sahipliği yapıyor. Cihazın üzerinde birçok kamera ve nesnelere ilişkin bilgi toplayabileceği lidar sensörü var. Kullanıcısına ait bilgileri de toplayacağı kameraları da deneyimi genişletmek için donanıma dahil etmişler. Kullanıcısının sahip olduğu özellikleri ve yaptıklarını takip edebilmek için kullandığı iç bilgi donanımları, kullanıcının işletim sistemi ve dijital içerikle etkileşim kurmasına yarar. Dışarıyı taramak için kullandığı kameralar ve Lidar sensörü ise dijital deneyime dahil etmek veya farkındalık için dış mekana ve dışarıdaki nesnelere dair bilgileri toplar. M2 ile MacOS ve iPadOS ile elde edilen bilişimsel gücü ve birikimi kullanabilmeyi hedeflemesini oldukça isabetli olarak yorumlayabiliriz.
Tüm bunların ötesinde, bu cihazı bizzat deneme şansına sahip olmadık, ki buna ne zaman erişebileceğimize dair bir öngörüm yok. Sizlere ise sadece edinebildiğim bilgilerden ve geçmişteki bilgilerimden yola çıkarak bir sentez oluşturabileceğim. Öncelikle, ne yazık ki $3500 harcayarak bu ürünü elde etmemizi sağlayacak bir oluşum veya şart içerisinde değiliz. Bu yüzden sanırım birinci ağızdan bilgi vermem oldukça uzun sürecek.
Sektörün adına Mixed Reality dediği, Türkçesini karma gerçeklik olarak düşünebileceğimiz ilkeye dayanan bir işletim sistemi, kullanıcıya değer önerisi olarak sunuluyor. Cihazın ve işletim sisteminin yetenekleri ve içerdiği donanımlar hem sanal bir gerçekliğin oluşturulmasına izin veriyor hem de gerçek dünya deneyiminin üzerine anlık olarak bilgi aktarımını olanaklı kılıyor. Bu sayede gerçekten sanala veya sanaldan gerçekliğe doğru her 2 yönde de bilgi işleme yapılıyor. Sanal gerçeklik veya artırılmış gerçeklik ürünlerinin son kullanıcıya pazarlaması eğlence sektörü üzerinden yapılır. Video oyunları ve erotizm sektörü bu ürünleri sistemlerine entegre eden ilk örneklerdir. Peki bakışımızı En İyi Deneyim’in çizgisinde genişletirsek? İçten dışa doğru işleme diyebileceğimiz, gerçek nesnelere dijital deneyimi aktaran becerileri, geçmişte üretilmiş özel amaçlı cihazların yerine, daha standart ve tek cihazla daha fazla şeyi yapmayı olanaklı kılan bir donanımla değiştirmek mümkün hale gelebilir. Envision, Orcam gibi çözümler ve yetenekleri incelendiğinde, bunların yaptığı işlerin pekâlâ Vision Pro veya gelecekteki Apple Vision cihazı ile yapılabileceğini görürsünüz. Orcam’ın sahip olduğundan daha gelişmiş ve adet olarak daha fazla bilgi toplama sensörüne ve optik becerisine sahip bir cihaz Apple Vision. Pilli gözlükten daha akıllıca bir şeyden bahsediyoruz aslında. Tabi temel olarak gene pilli gözlük projeleri gündeme gelebilir. Bu cihazın bilgi işleme ve tepkiselliğinin ne kadar yüksek olduğunu cidden bilmiyoruz. Deneme şansına sahip olanlar da kısıtlı bir prototip üzerinde deneyebilmişler anladığımız kadarıyla. Buna karşın sadece Apple’ın paylaştığı bilgileri iPhone ve AirPods ekseninde ele alırsak günümüzde iPhone kameralarından faydalanan ve AirPods ile geniş alanlı bir şekilde sesli geribildirim veren uygulamaları biliyoruz. Microsoft’un SeeingAI ve Soundscape ile yaptıklarını ve adını saymadığımız diğer üreticilerin çıktılarını düşünün. Bu teknolojileri, giyebildiğiniz ve daha çok kar maskesi veya kayak gözlüğü formunda tasarlanmış bir donanımla kullanabileceksiniz. Ne kadar zarif ve rahat olduğunu bilmiyorum; hatta ses donanımlarının AirPods’a ne kadar yakın olduğuna dair de bir fikrim yok; ancak ilk versiyon ve daha sonraki devam sürümlerinde ilk versiyonun hatalarının düzeltileceğini öngörebiliriz. AirPods Pro’nun bizzat kullanıcısıyım ve ilk AirPods’u, ilk AirPods Pro ve 2. Nesil AirPods Pro’yu kendim deneyebildim; dediğim gibi Proları bizzat kullandım, kullanıyorum. İlk versiyonlarda yapılan tüm tasarım hataları AirPods’un 3. Versiyonunda, Pro’nun 2. Versiyonunda kapatılmıştı. Lidar sensörünün ise ne kadar başarılı olabileceğini Pro iPhone’larla birlikte görebildik. Cihazın açıklanan tasarım ayrıntılarına baktığımızda, VR başlıkları gibi tepeyi ve kafanın arka kısmını da içine alan ve kapatan bir tasarım yerine, arka kafa bandı ve kayak gözlüğü formunda cihazın kendisini anlıyoruz. Harici olarak bir kablo ile bağlanan güç ünitesiyse kafaya binen yükü azaltıyor. Tabii bu sayede cihazın ömrü de uzatılmış oluyor. Son tüketici ürünlerinin çoğu değiştirilemez ve müdahale edilemeyen pil tasarımlarına sahiptir. Bu da pil ömrü garanti süresi dışında dolan cihazın emekli edilmesine neden olur. Bu durumda Apple’ın Vision Pro ile her zamankinden daha uzun bir yaşam döngüsü planladığını düşünebiliriz.
Peki biz erişilebilirlik üzerine yardımcı teknoloji hayalleri kurduk da İşletim sistemi hakkında ne biliyoruz?
Vision Pro’nun sahip olduğu işletim sistemi, Apple’ın sahip olduğu tüm erişilebilirlik özelliklerini barındırıyor. VoiceOver burada biraz daha spesifik bir konu olduğu için meraklısına şu bilgiyi vereyim, Apple Watch Series 6 ve üzerinde bir cihaz kullanıyorsanız, Komutlar içerisindeki el hareketlerini deneyin. Bu size nasıl bir VoiceOver deneyimine sahip olacağımızı net bir şekilde anlatacaktır. Bu arada yakın zamanda konuştuğum bir geliştirici arkadaşın planladığı yazılım projesi ilk örnek olarak ele alınabilir. Arkadaşım, bir konuşma modelleme alt yapısı aracılığıyla dudak hareketleri ve mikrofondan topladığı verileri kullanarak, işitme engelliler için odaklanılan kişinin konuştuklarını, konuşanın görüntüsü üzerinde altyazıya çeviren bir model planladı. Bunu Yazılım geliştirme kitleri ortaya çıktığında kodlayıp, donanıma sahip olduğunda geliştirip test etmeyi düşünüyor. Bu çok jenerik bir fikir olduğu için paylaşmakta sakınca görmedik. Fikirlerinizi planlarken, bunun kendi başına bir cihaz olduğunu ancak halihazırda iletişim kurulabilecek aksesuar ve cihazlarla konuşabileceğini ve bunlardan bilgi toplayabileceğini unutmayalım.
Ben bu kadarını yazdım, geliştirici arkadaşlarım ise daha fazlasını elbet yapacaktır. Umarım yakın zamanda gerçek ürünü ve gerçek çözümleri konuşabiliriz.
Bu Yazıda Bahsi Geçenler
Microsoft Soundscape
3 boyutlu ses aktarımı kullanarak, gerçek dünyanın sanal bir haritasını oluşturmayı hedefleyen ve yazının yayınlandığı tarihte iOS işletim sisteminde çalışan deneysel bir araştırma projesi.
Seeing AI App from Microsoft
Microsoft’un, görme yetisinin gerektiği bazı durumlar için anlık yazı okuma, barkodundan ürün tanımlama, nesne ve ortam algılamanın yanı sıra daha fazlasının dahil olduğu bir dizi fonksiyonu içeren mobil uygulama çözümü.
Orcam
Görme kaybı ve az görme durumları için destekleyici teknolojiler geliştiren bir üretici.
Envision Glasses
Günlük yaşamda karşılaşılan görsel bilgileri, konuşma yolu ile kullanıcısına aktaran, temelde körler ve az görenler için geliştirilmiş bir gözlük.